Akıllı
sistemleri insanlık yararına geliştirecek olan yeni kuşakları biçimlendirecek
olan akıllıca tasarlanmış eğitim sistemleridir…
Önümüzdeki
on yıllarda dünyayı biçimlendirecek teknolojilerin, başında “smart” sözcüğünün
tanımladığı geniş bir teknoloji kümesinin olacağı görülüyor. Türkçede akıllı
sözcüğü ile karşılık bulduğumuz “smart”ı -Internetle etkileşimli bağlantı
kurabilen, dış dünyadan aldığı verileri işleyip aralarında belirli bir mantıkla
ilişki kurabilen, önceki deneyimlerini de kullanarak (öğrenerek) bir sonraki
mantıksal adım için tahminde bulunabilen, düşünen ve gerekçelendiren, kendisini
tekrar oluşturabilme ve sürdürebilme özelliklerine sahip elektronik aygıt veya
sistemler” - olarak tanımlayabiliriz. Günümüzde akıllı etiketi iliştirilen TV,
telefon, otomobil, saat gibi aygıt ve araçlardan ev, trafik, savunma, enerji,
çevre, kent, yönetim gibi sistemlere ve hepsini kapsayacak biçimde bir akıllı
ekonomi uygulaması söz konusudur. Yukarıdaki tanım esas alınarak bunların
akıllılık sıralaması yapılabilir.
Giderek
akıllandıkları söylenebilecek bu sistemlerin sağlıktan eğitime, ekolojiden
tarıma, yönetimden hukuka yaşamın bütün alanlarını etkileyeceğine kuşku yok.
Hatta adalet, sağlık, eğitim ve güvenlik gibi devletin temel görev alanlarının
yeniden biçimleneceğini söylemek aşırı bir öngörü olmasa gerek.
Akıllı
uygulamalar da benzer teknolojik gelişmeler gibi, belli bir noktaya gelindikten
sonra modellenmekte (Endüstri 4.0 gibi) ve yaşamın bütün alanlarına
yaygınlaştırılmak üzere iyileştirilerek yinelenmektedir. Ta ki teknolojik
gelişme yörüngesinde yeni bir birikim (kırılma) noktasına gelininceye kadar. Bu
sürecin en önemli bileşeni hâlâ entelektüel insandır. Akıllı sistemleri
insanlık yararına geliştirecek olanları da “akıllı dünyada” yaşayabilme düşünce
yapısına, yetenek ve yetkinliğine sahip yeni kuşakları da orta ve uzun erimde
biçimlendirecek olan akıllıca tasarlanmış eğitim sistemleridir. Yaşam boyu
eğitim ise bugünün yetişkin kuşaklarını akıllı sistemlerin olanaklarından
yararlanmaya hazırlayacaktır.
Akıllı
sistemlerin esasını oluşturan “büyük verinin” toplanmasını, işlenmesini ve bir
üst düzeyde bilgi olarak üretilmesini sağlayacak teknolojileri geliştiren ve
günlük yaşama uyarlama ve üst düzey karar süreçlerine taşıma becerilerini
gösterenlerin geleceğimizde belirleyici olacakları yeni bir düzendir söz konusu
olan. Bu düzenin oluşması sürecinde yeniden biçimlenecek en önemli kurum hukuk
olacaktır. Soyut pek çok kavramın yeniden tartışılıp yeni sistemin hukuku
oluşmaksızın sürdürülebilirliğinin sağlanması olanaksızdır. Yeni dünyanın
sosyal yapısı ve ilişkileri bir önceki dönemin (ağırlıkla endüstriyel devrim
döneminin) üretim ve yönetim ilişkilerinin oluşturduğu yönetim biçimlerini ve
sosyal ilişkileri değiştireceğinden bu değişikliklerin hukukunun da oluşması
gerekecektir.
Aletler
ve sistemler akıllana dursunlar, dünyanın bütün ekolojisi akıllı teknolojilerle
izlense de “yağmur ormanlarındaki o tek bir ağacın kesilmesini kim
engelleyecek?”, sağlık sistemi akıllana dursun “paran kadar sağlık hizmeti
nasıl ortadan kalkacak?”, akıllı savaş sistemleri geliştirile dursun
“çocukların önüne silahtan önce ekmek nasıl konulacak?” soruları insanı akıllı
sistemlerden ayıran temel farkın vicdanı olduğuna işaret ediyor.
Akıllı süreçte
yalnızca teknolojinin çekiciliği ile mühendisliğin dar bakış açısına sıkışmadan
insanlığın bütün adalet ve demokrasi birikimini bilmeye ve anımsamaya daha çok
ihtiyacımız var.
Dünyada
her şey “smartlaşırken” ülkemdeki tek konunun “başkanlaştırma” olması yoksa
benim ülkem bu dünyaya ait değil mi sorunu sordurtuyor.
Bu yazı herkese bilim teknoloji Dergisi'nin 20 Ocak 2017 tarihli, 43. Sayısında Politik Bilim Köşesi'nde yayınlanmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder