15 Ağustos 2017 Salı

“sağ”ımız “sol”umuz yenilik


Yeniliğe ayrılan kaynakların kimlere ve hangi alanlarda kullandırılacağı sorusunun yanıtı “eşitsizliklerin giderilmesinde” bir araç olarak kullanılabilir mi?


Yenilik (inovasyon) akademisyenlerin, politikacıların ve uygulamacıların ekonomi ile ilgili çalışma ve tartışmalarında giderek daha fazla öne çıkan bir kavram. Örneğin 1960’lardan yaklaşık günümüze kadar İngiliz parlamentosunda iktidar ve muhalefetin konuşmaları üzerinde yapılan bir araştırma yenilik sözcüğünün kullanımının binli sayılardan onbeş binlere arttığını göstermiştir. Genç (39) Fransa Başkanı Emmanuel Macron da Elysée Sarayı’nda yaptığı ilk konuşmada “iş özgürleşecek, şirketler desteklenecek, eylemlerimin merkezinde yaratım ve yenilik olacaktır” diyerek seslendi Fransızlara.

Günümüzde yenilik siyasaları hemen bütünüyle kapitalizmin neo-liberal kurallarıyla biçimlendirilmekte ve araçlarıyla da uygulanmaktadır. Piyasa ekonomilerini sorgusuz sualsiz kabul eden bizim gibi ülkelerde yenilik siyasalarının strateji ve hedeflerinin “kes-yapıştır”  yöntemi ile uygulanması yenilikçilikten beklenen ekonomik yararların ve refah artışının bir türlü sağlanamamasına neden olmaktadır.