B ≠ T ≠
Y
Bilimsel çalışmaları dünyayı ve evreni anlamak, teknolojiyi
bilimin çıktılarından yararlanarak mal ve hizmet üretmek ve bunları üretmek
için gereken bilgi, beceri ve süreçler, yeniliği ise yeni bir fikrin
ticarileştirilebilir ürün veya hizmete ya da toplumsal hizmet yöntemine
dönüştürülmesi olarak tanımlayabiliriz. Farklı amaçlarla, farklı ortamlarda,
farklı süreçlerde gerçekleştirilen bilim yapma, teknoloji geliştirme,
yeni/yenilikçi ürün ve hizmet geliştirme faaliyetleri bütün bu farklılıklarına
karşın günümüzde giderek iç içe geçen bu nedenle bütünsel bir yaklaşımla
yönetilmesi gereken bir dünyayı temsil ediyorlar.
Dikkate değer bir büyüme dönemi
geçirmemizin bir nedeninin serbest tartışma ortamına sahip olmamız olduğuna
inanıyorum.
Akio Morita
İngiltere
Michael Faraday, James Watt, Sir Frank Whittle gibi
bilim adamlarının bilimsel teorilerini teknolojik uygulamalara taşımalarıyla sanayi
devrimini hazırlayan ve insanlık tarihini etkileyen buluş ve yenilik geleneğine
sahip bir ülkedir. İngiltere’de yukarıda işaret edilen B-T-Y bağlamında
günümüzdeki anlamıyla bir yenilik siyasasının Ticaret ve Sanayi Bakanlığı’nca
(DTI) başlatılması hemen 1990’ların başlarına rastlar. 1992’de Sony Firması’nın
Başkanı Akio Morita’nın Queen's
Award for Export ödül töreninde yaptığı "S" DOES NOT EQUAL "T" AND
"T" DOES NOT EQUAL "I" başlıklı konuşması[1] tarihsel bir öneme sahiptir. Bu konuşma aynı zamanda Birleşik Krallık’ta yenilik
(inovasyon) konusunda verilen ilk ders niteliğindedir.
Morita’nın B ≠ T
≠ Y formülünün açılımı “Bilimsiz Teknoloji, Teknolojisiz Yenilik olmaz” olarak
okunabilir. Morita konuşmasında bilimin
geliştirilebilir, ticarileştirilebilir bir teknolojiye dönüştürülmesindeki
güçlüğün esas olarak önceliklerdeki dengesizlikten kaynaklandığına işaret eder.
Bu dengesizliğin toplumda bilim adamına ve mühendise verilen değer arasındaki
farktan başladığını ve temel bilimlere verilen değer çok önemli ise de “Temel bilimsel araştırmaların daha önce
bilinmeyenlerle ilgili sağladığı bilgiler bize yalnızca gelecekte ipuçları
sunabilir. Bu teorileri ve temel yapı
taşlarını alıp bunlardan teknoloji yaratan kişi ise mühendistir. Bence
teknoloji bilimin kavramlar, süreçler ve araçlarla kullanılmasıyla ortaya
çıkar. Bu dönüşüm yaşamımızı daha
verimli, rahat ve güçlü yapabilmemiz için kullanılabilir. Teknolojiyi
gerçekleştirenler mühendislerdir, bilim adamları değil. Teknolojiyi yakalayıp endüstrinin geleceğini
planlayan gerçek vizyonerleri ben ‘teknolojistler’ olarak isimlendiriyorum… ‘Teknolojist’
ile ben bilim ve mühendislik alanında derin bir kavrayışı ve toplumun
gereksinmeleri konusunda geniş görüşü olan, bu konuya odaklanmış çok az
sayıdaki kişiyi kastediyorum. Bu derinlikte anlayışa sahip kişiler teknolojiyi
hayal güçleri, akılları (bilgelikleri)
ve insaniyetleri ile uyarlayabilir ve uygulayabilirler.”
“Genç insanları yalnızca mühendislik çalışmalarının
peşinden gitmeye özendirmekle kalmayıp aynı zamanda firma düzeyinde genç
teknolojistlerin yönetici kademelerinde ilerlemelerini de sağlamalıyız. İmalat
ve ileri teknoloji firmaları yalnızca ticaretten değil aynı zamanda
teknolojiden de anlayanlarca yönetilmelidirler.” der.
Morita teknoloji ile yenilik arasındaki ilişkiyi ise doğru yeniliğin teknolojide, ürün planlamada ve
pazarlamada yaratıcılık sonucu oluşabileceğini vurgulayarak açıklıyor ve Sony
Walkman örneğini vererek “herkesin harika olarak nitelendirdiği bu ürün hiçbir
büyük teknolojik yenilik içermemekteydi. Onun başarısı ürün planlama ve
pazarlama üzerine inşa edilmişti. Doğru yenilik her üçünde de yaratıcılığı
gerektirir. “ demektedir.
Başta yenilik sistemimizin siyasalarını oluşturanlar
olmak üzere sistemin bütün aktörlerine sunulur.
Bu yazı HBT'nin 6 Ocak 2017, 42,Sayısında yayınlanmıştır.
[1] "S" DOES NOT EQUAL
"T" AND "T" DOES NOT EQUAL "I" The First United
Kingdom Innovation Lecture, by Akio Morita, Chairman Sony Corporation, 1992
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder